

sanatına verilen addır.
Türkiye'de genç nüfus ve öğrenci potansiyeline bakıp kendimizi diğer ülkeler ile kıyaslayınca ciddi anlamda kitap okuma fakiri bir ülkeyiz. Peki neden az okuyoruz? Kitapların bizlere sunduğu farklı dünyalar hiç mi ilgimizi çekmiyor? Kitap fiyatları çok mu pahalı? Yoksa günde 15 dakika da olsa kitap okumaya ayıracak hiç değerli vaktimiz mi yok mu?
Bence bunların hiçbiri kitap okumamak için bahane olmamalı. Türkiye'de kitap fiyatları çok pahalı değil ve herkes sosyal medyaya ayırdığı en az bir 15 dakikayı kitap okumaya ayırabilir dolayısıyla herkesin zamanı var! Türkiye'deki aile yapılarını ve eğitim sistemimizi gözden geçirmeliyiz. Kitap okumanın eğitimi tamamlayan bir unsur olduğunu bilerek hareket etmeliyiz! Eğitimin aslında ailede başladığını düşünerek aile içerisinde ebeveyn olarak bizler televizyon izlerken oğlum kitap oku ya da kızım kitap oku demek yerine onlara örnek olmalı bizlerde kitap okumalıyız. Kitap okumak film izlemek gibi bir eylemden daha zordur. Bir kitabı alıp kapağını açmak onu başlından sonuna kadar okumak bakıldığı zaman gerçekten çok meşakkatli bir süreçtir. Fakat film izlerken böyle bir çaba sarf edilmeye gerek yoktur. Filmi açarsın sadece bakarsın. 2 saatte bir film izlenebilir fakat 2 saatte 500-600 sayfalık bir kitap bitirilemez. Kitap okumak uzun bir süreçtir. Özellikle kitap okuma alışkanlığı olmayan ve kitap okumayı sevmeyen, sürekli kitap okumamak için çeşitli bahaneler öne süren insanlar için kitap okumak çok itici ve sıkıcı bir faaliyettir. Peki kitap okuma alışkanlığı kazanmak için neler yapmalıyız?
1-İlgi alanlarını tespit ederek bu ilgi alanlarınıza yönelik kitaplar tercih etmelisiniz. Örneğin popüler bilime ilgi duyan bir insan uzay ve gezegenlerle alakalı kitaplar alarak kitap okumak için ilk adımı atabilir.
2- Bu zamana kadar hiç kitap okumamış olabilirsiniz , nasıl kitap alınacağını bilemeyebilirsiniz ya da yanlış kitap seçimiyle çok ağır kitaplar okumaya çalıştığınız için bu eylemden soğumuş olabilirsiniz. Bu nedenle bir kitabı almadan önce kapağını incelemelisiniz. Arka kapakta yazan kitapla ilgili cümleleri okuduktan sonra kitap ilginizi çekmişse içerisinden rastgele birkaç paragraf okuyarak yazarın dilini anlamaya çalışarak kitap seçebilirsiniz.
3-Kitap seçimini tamamladıktan sonra kendimize bir okuma planı hazırlayarak bu plana uymalıyız. Örneğin her akşam 10 sayfa kitap okumak ya da her Pazar günü akşamı 1 saat kitap okuyacağım şeklinde okuma planları hazırlanabilir. Emin olun çok faydasını göreceksiniz.
4- Başladığınız kitaptan sıkılmış olabilirsiniz, konsantrasyon sorunu yaşadığınız için o kitabı okuyamıyor olabilirsiniz bu noktada o kitabı yarım bırakıp başka bir kitaba yönelerek o kitaptaki bilgileri bir bebeğin annesinden süt emmesi gibi emmeye devam etmelisiniz. Hatta ve hatta çok beğendiğiniz kitapları farklı yaşlardayken okuyunca olaylara ve karakterlere bakış açınızın değiştiğini göreceksiniz. Bunun nedeni 20'li yaşlardaki duygu, düşünceleriniz farklı olabilirken 30'lu yaşlardaki duygu, düşüncelerinizin farklı olmasıdır.
Belki bir gün bizlerde Nobel Ödüllü yazarımız Orhan PAMUK'un Yeni Hayat adlı kitabına başlarken söylediği gibi "Bir gün bir kitap okudum hayatım değişti!" diyebiliriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder